Başarsoft Yönetim Kurulu ve TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Yazılım İhracatı Komite Başkanı Alim Küçükpehlivan, EKOTÜRK Tv canlı yayınında Lale Elmacıoğlu’nun sorularını cevaplandırdı.
Programda yapay zekanın CBS alanında kullanımından karbon salınımına, ulaşım altyapısının akıllandırılmasından finans sektörünün elektrikli araçlar için uyarlanmasına kadar pek çok konu gündeme geldi.
Matbaanın icadı ve internetin ardından Yapay zekanın teknolojik bir milat olduğunu belirten Küçükpehlivan, “Teknolojik milatları sayarsak birincisi matbaadır. Matbaa bilginin sınırsızca ulaştırılmasını sağladı. İnternet ise bilginin sınırsızca kendi içinde paylaşımını sağladı. Matbaa sayesinde bilgi, eski nesilden yeni nesile aktarılırken, internet erişilemeyen alan bırakmadı. Yapay zeka ise insanı devreden çıkararak, üretilmiş bilginin akıl üretmesine olanak sağladı” dedi.
Hammaddeden son mamüle kadar üretim ekosisteminde, konum boyutunun önemine dikkat çeken Küçükpehlivan, üretilmiş bir mal ya da hizmetin satışa hazır hale getirilmesinden, son tüketici ile buluşturulmasını kadar kullanılan teknolojinin altyapısını çalıştırdıklarını ifade etti.
Küçükpehlivan, “Siz doğru yerde bir işletme açmalısınız ki müşteri ve tedarikçinize yakın olmalısınız. Hangi yoldan, hangi trafik hızıyla, hangi saatlerde daha az yakıt ve daha az kilometre ile ulaştırabilirseniz, aslında ciddi bir lojistik maliyetini de azaltmış oluyorsunuz. Başarsoft arka planda bu
teknolojinin çalışmasını sağlayan altyapıyı çalıştırıyor Türkiye’de. Bu hizmetiyle Başarsoft, önce bölgesel daha sonra uluslararası bir oyuncu olmayı hedefliyor” dedi.
Üretilmiş bilginin akıl üretmesi
Matbaanın icadı ve internetin ardından Yapay zekanın teknolojik bir milat olduğunu belirten Küçükpehlivan, “Teknolojik milatları sayarsak birincisi matbaadır. Matbaa bilginin sınırsızca ulaştırılmasını sağladı. İnternet ise bilginin sınırsızca kendi içinde paylaşımını sağladı. Matbaa sayesinde bilgi, eski nesilden yeni nesile aktarılırken, internet erişilemeyen alan bırakmadı. Yapay zeka ise insanı devreden çıkararak, üretilmiş bilginin akıl üretmesine olanak sağladı” dedi.
Yapay zeka uygulamalarına enerji alanında bir örnek veren Küçükpehlivan, önceden insanla bile yapılamayacak işleri de yapabilir hale geldiklerini söyledi: “Örneğin enerji dağıtım sektöründe, birçok şirkete hizmet veriyoruz. Şebekenin sağlıklılığı açısından, düzenli olarak enerji ağlarının kontrolü gerekli. Biz Yapay zeka ve drone teknolojisi ile bir yılda 100 birime üretilen bir işi, 3 ayda ve 20 birime yapabilir hale getirdik. Drone, iklimden bağımsız olarak alttaki şebekenin gezilebilmesini sağlıyor ve görüntüyü aldığı aşamadan sonrada, herhangi bir insan gözünün bakmasına gerek kalmadan, sorun oluşturabilecek bilgileri sizin için derleyip raporlayabiliyor. Böylece artık yapay zeka ile önceden insanla bile yapılamayacak işleri de yapar olduk.”
Üretilen her dijital veri, Yapay zeka ile bir değer
Bu dönemde, üretilen dijital bilginin çok arttığına dikkat çeken Küçükpehlivan, daha önceleri kullanılmayan dijital bilgilerin, Yapay zeka ile kullanılabilir hale getirilmesi açısından kıymetli olduğunu belirtti. Küçükpehlivan, “Yani önceden saklanılan ama kullanılmayan o bilgiler, artık Yapay zeka sayesinde bir değer haline geliyor. Bu durumda, hayatımızı çok daha fazla hızlandırıyor ve kolaylaştırıyor” dedi.
Geç kalan geri kalacak
Önümüzdeki yıllarda, özellikle karbon hesabı ve karbon salınımının düşürülmesi konularının tüm sektörler için önemine dikkat çeken Küçükpehlivan şunları söyledi: “Hem üretim hem uluslararası ticaret sektörünün gündeminde, karbon hesaplaması ve karbon salınımının düşürülmesi hedefi var. Fabrika üretim süreçlerinden, ulaşımın dijitalleştirilmesine kadar tüm sektörlerin buna yatırım yapmaları gerekiyor. Geç kalanlar varsa geri kalacaklar; çünkü bu sertifikasyonları oluşturabilmiş işletmeler artık daha fazla iş yapabilir hale gelecek.”
Otoyol altyapısı da akıllandırılmalı
Yeni nesil otonom araçlarla birlikte, ulaşım altyapımızın da akıllandırılması konusuna dikkat çeken Küçükpehlivan, henüz otoyol altyapımızın bu araçlara uyumlu olmadığını söyledi. Küçükpehlivan, “Trafikteki hız limiti tabelalarına kadar yönetilmesi gereken işler var. Altyapının da akıllandırılması gerekiyor. Örneğin Bolu’da kar yağıyor. Akıllı bir ulaşımda siz Bolu’ya gelmeden önce, orada buzlanma varsa alternatif yola gitmeniz lazım. Bu bilgi, siz Bolu’ya geldiğinizde verilirse, sizin için değeri olmayan bir bilgi. Dolayısıyla orada bekleyen mal ve hizmetler, ekonomik olarak size zarar demektir” dedi.
Özellikle elektrikli araçlarla, şehirlerin daha nefes alabilir hale geleceğini ve şehir hayatının daha kolaylaşacağını vurgulayan Küçükpehlivan, özellikle finans sektörünün, elektrikli araçlara geçişi kolaylaştıracak bir altyapıya doğru hazırlanmaları durumunda, ciddi yatırım fırsatları yakalayabileceklerini ifade etti.
“Yabancı dil sorunumuz var”
“Hızla dijitalleşen dünyamızda, gençlere neler tavsiye edersiniz?” sorusu üzerine ise Küçükpehlivan, yabancı dil konusuna vurgu yaptı. Türkiye’nin genç nüfusunun büyük bir avantaj olduğunu belirten Küçükpehlivan, şunları söyledi: “Türkiye’de üretilen temel bilgi Türkçe olmadığı için yabancı dil sorunumuz var. Yeni nesil İngilizce bilen bir öğretim seviyesi ile iş dünyasına gelmesi lazım. Burada biraz sıkıntımız var. Gençlere yabancı dil konusunda hata yapmaktan korkmadan, en mükemmel olmaya değil, dünden daha iyi olmaya gayret göstermeliler. Yabancı dil sorununu çözmeleri durumunda global bir güç haline gelebilirler. Bu durumda 80 milyon için değil, 8 milyar için bir değer üretebilirsiniz. Gençlere daha global düşünmelerini tavsiye edebilirim.”
