Türkiye’de uzaktan çalışma oranı yüzde 40’lara ulaştı

Başarsoft Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Çiftçi, Endüstri Radyo’da Çetin Ünsalan’ın canlı yayın konuğu oldu.

Pandemi sonrası IT sektöründe, uzaktan çalışma konusunun masaya yatırıldığı programda konuşan Çiftçi, “Uzaktan çalışan için bugün akşam laptopu kapatıp, yarın yeni bir şirkette, yeni bir işe başlayabilir. Çalışan için bir şey değişmeyebilir. Böyle söyleyince çok ürkütücü olabiliyor. Ancak gerçekler buraya doğru gidiyor. Aidiyet duygusunun ve şirket kültürünün oluşabilmesi, biraz da yöneticilerin, yönetim tarzlarını ve şirket organizasyon yapılarını değiştirmeleriyle mümkün olabilecektir” dedi.

‘Türkiye Yazılım Sektöründe Uzaktan Çalışma Ortamlarında Organizasyonel Yapıların Değişimi ve Dönüşümü’ başlıklı bir doktora tezi hazırladığını ifade eden Çiftçi, Türkiye’de uzaktan çalışma oranının ise yüzde 40’lara ulaştığını söyledi.

“Türkiye’de uzaktan çalışma oranı yüzde 40’lara ulaştı. Yurtdışı istihdamında belirli kalifikasyonlara sahip çalışan bulmak, çok kolay olmayabiliyor. Bununla alakalı Başarsoft olarak belirli arayış ve değerlendirmeler içindeyiz. Sektörün getirdiği niş bir alan var. Coğrafi Bilgi Sistemleri gibi belirli yetenek ve standartlardaki personeli bulmak, çok da kolay olmayabiliyor.”

 

“Verimlilik artışı için neler yapmamız gerektiğini biliyor olmamız lazım. İletişimi düzgün sağlayabiliyor muyuz? Hiyerarşiyi düzgün oturtabiliyor muyuz? Yeni ekipler-takımlar oluşturup, onlarla mı organizasyon gerçekleştiriyoruz? Kurum aidiyeti gerçekleştirilebiliyor mu? Performansı düzgün ölçebiliyor mu? Bunları hepsi aslında birer parametre verimliliği sağlamak için ama günün sonunda bu parametreleri düzgün bir şekilde başarabilirsek, bende uzaktan çalışmanın verimliliği artıracağını düşünenlerdenim”

Ünsalan’ın, “Pandemi sonrası değişen çalışma koşulları, IT sektörünü nasıl etkiledi? Fırsatlar ve riskler açısından değerlendirir misiniz?” sorusu üzerine Çiftçi, pandemi ile birlikte uzaktan çalışmanın zorunla hale geldiğini söyledi. Bu süreçte yıllar sürecek IT yatırımlarının, birkaç haftaya sıkıştırılmak durumunda kalındığını vurgulayan Çiftçi, “Uzaktan çalışma ile işgücünden ciddi zaman tasarrufu sağlanabiliyor. Mesaiye gelip giderken zaman kaybı olmayacak, trafik yoğunluğundan, karbon salınımına kadar pek çok konuda ciddi avantajlar sağlanacak. Artık insanlar köyünden, kasabasından, ailesinin yanından ya da farklı bir şehirden çalışmaya başlayabiliyor. Aynı zamanda uzaktan çalışmanın zorlukları ve dezavantajları da bulunuyor. Özellikle yönetim ve organizasyon açısından bu süreci yönetmek, üzerinde durulması gereken bir nokta” dedi.

“Doktora tezimin konusu; uzaktan çalışmada organizasyonel yapıların değişimi”

“Uzakta çalışmada, yönetim ve organizasyona ait hangi ezberleri bozmalıyız?” sorusuna cevaben ise ‘Türkiye Yazılım Sektöründe Uzaktan Çalışma Ortamlarında Organizasyonel Yapıların Değişimi ve Dönüşümü’ başlıklı bir doktora tezi hazırladığını hatırlatan Çiftçi, şunları söyledi: “En kolayı, yüz yüze iletişim ihtiyacı, herkes için vazgeçilmez gibi görünüyor. Ancak uzaktan çalışma ile fiziksel ortamda spontane bilgi alışverişi, hemen yanına gidip senkronize olma, bilgiye erişim, bunlar biraz zorlaştı.”

Uzaktan çalışmanın getirdiği zorluklardan birisinin de, şirket aidiyetinin oluşması noktasında olduğuna vurgu yapan Çiftçi, bu zorlukların nasıl aşılabileceğine ilişkin görüşlerini paylaştı: “Uzaktan çalışan için bugün akşam laptopu kapatıp, yarın yeni bir şirkette, yeni bir işe başlayabilir. Çalışan için bir şey değişmeyebilir. Böyle söyleyince çok ürkütücü olabiliyor. Ancak gerçekler buraya doğru gidiyor. Aidiyet duygusunun ve şirket kültürünün oluşabilmesi, biraz da yöneticilerin, yönetim tarzlarını ve şirket organizasyon yapılarını değiştirmeleriyle mümkün olabilecektir. Artık bildiğiniz gibi online sohbet grupları var, WhatsApp türü. O gruplar içerisinde, en üst yönetimdeki kişilerin yanı sıra çalışan herhangi bir uzmanda olabiliyor. Dolayısıyla yeni iletişim hiyerarşileri oluşabiliyor. Örneğin bu süreçte orta yönetim kademesinin biraz daha mentörlüğe geçiyor olması gerekebiliyor.”

Türkiye’de uzaktan çalışma, yüzde 40’lar seviyesinde

Uzaktan çalışma imkanlarının genişlemesiyle birlikte, Türkiye’nin de yurtdışından personel istihdamı sağlamaya başladığına dikkat çeken Çiftçi, tersine beyin göçü noktasında devlet teşvik mekanizmalarının da oluşmaya başladığını söyledi. Türkiye’de uzaktan çalışma oranının yüzde 40’lara ulaştığını belirten Çiftçi, yurtdışı istihdamında belirli kalifikasyonlara sahip çalışan bulmanın da çok kolay olmadığına vurgu yaptı: “Bununla alakalı Başarsoft olarak belirli arayışlar ve değerlendirmeler içindeyiz. Ama bunun yanında bir de sektörün getirdiği niş bir alan var. O alanda doğru kalifiye elemanı bulmak, çok kolay olmayabiliyor. Başarsoft adına konuşayım; Coğrafi Bilgi Sistemleri gibi belirli kalifikasyonları, belirli yetenek ve standartlardaki personeli bulmak, çok da kolay olmayabiliyor. Yurtdışında uzaktan çalışma oranı yüzde 60’ların üzerinde. Türkiye’de bilişim sektöründe bu oran yüzde 40’lar civarında ve bu yüzde 40’ın içerisinde, yurtdışından personel istihdamı da var. Bununla alakalı devletinde hem yurtdışından istihdam hem de yurtiçinde belirli teşvik mekanizmaları da var. Bu mekanizmalar içerisinde, yurtdışına yaşanan beyin göçünün tersine çevrilmesine yönelikte teşvikler de bulunuyor.

Anadolu’da yetenek taraması yapılmalı

Ünsalan’ın, “Anadolu’yu gezdiğimde şunu görüyorum; yazılım sektöründe hiç ummadığınız illerde, hiç ummadığınız yetenekler var. Hatta Siirt’ten dünyanın bir yerine yazılımcı olarak çalışan biliyorum. Bizim dönüp Anadolu’da bir yetenek taraması yapmamız gerekmiyor mu?” sorusuna üzerine Çiftçi, böyle bir taramanın hem istihdam hem de kaynak açısından gerekli olduğunu söyledi. Bu konuda pandemi sürecine vurgu yapan Çiftçi, “Aslında bununla alakalı iletişimi sağlamak; mecraları açıyor olmak gerekiyor. Bu durum tabi pandeminin ardından, 2020 sonrasında belirli bir seviyeye gelen bir süreç. Şöyle ki 2020 öncesi ile 2020 sonrasındaki oranlara bakarsak, uzaktan çalışan firma sayısında yüzde 35-40 oranında artış var. Pandemi sonrasında gelişen teknolojik altyapı, uzaktan çalışma kültürünün oluşmasında önemli bir konu. Uzaktan çalışma kültürü de, şirketler için apayrı bir kültür. Bu adaptasyon sağlandıkça hem çalışanlar çok farklı yerlerden istihdam edilebilecek, hem de bu algı, bütün yurt genelinde şirketler açısından kaynak sağlamaya yol açabilecek” dedi.

Uzaktan çalışma verimliliği artırıyor mu?

Uzaktan çalışma modelinin, verimliliği yüzde 13 oranında artırdığı yönünde araştırma sonuçlarına dikkat çeken Çitftçi, asıl olanın verimlilik artışını sağlayan unsurları, doğru analiz edebilmek olduğunu söyledi. Çiftçi, “Verimlilik artışı için neler yapmamız gerektiğini biliyor olmamız lazım. Az önce bahsettiğim gibi iletişimi düzgün sağlayabiliyor muyuz? Hiyerarşiyi düzgün oturtabiliyor muyuz? Yeni ekipler-takımlar oluşturup, onlarla mı organizasyon gerçekleştiriyoruz? Kurum aidiyeti gerçekleştirilebiliyor mu? Performansı düzgün ölçebiliyor mu? Bunları hepsi aslında birer parametre verimliliği sağlamak için ama günün sonunda bu parametreleri düzgün bir şekilde başarabilirsek, bende uzaktan çalışmanın verimliliği artıracağını düşünenlerdenim” dedi.

Hibrit mi? Uzaktan mı?

Ünsalan’ın “Hibrit mi? Uzaktan çalışma mı?” sorusu üzerine ise Çiftçi şunları söyledi: “Bence şu an için hibrit çalışma; çünkü henüz öğrenme sürecindeyiz. Aidiyet nasıl sağlanır? Kültür nasıl oluşturulur? Eğitimi nasıl kurarız? O yüzden Türkiye’de başka bazı örnek firmalarda da, 2-3 gün uzaktan çalışma modeline doğru geri adımlar atıldı. Aslında bu da belirli bir olgunluk seviyesi. O yüzden şu an için hibrit ama ileride uzaktan çalışma modeli, faydalı ve gerekiyor olacak.”