Küçükpehlivan, “Yabancı yazılım doğrudan cari açık demektir”

Başarsoft Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Yazılım İhracatı Komite Başkanı Alim Küçükpehlivan; BloombergHT’de Zeynep Özyol’un yazılım sektörüne ilişkin soruları cevaplandırdı.

Yazılım sektörünün en az girdi ile en fazla çıktının elde edildiği bir sektör olduğuna dikkat çeken Özyol, özellikle kamuda yerli yazılımın ne düzeyde yer aldığı sorusu üzerine, Küçükpehlivan şunları söyledi: “Yerli ve milli yazılım son 4-5 yıldır ülke gündeminde. Özellikle Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi’nin, açık kaynak kodlu yerli yazılıma öncelik verilmesi genelgesi sonrasında, daha yoğun bir şekilde gündemimize girdi. Kamuda bunun çok konuşulduğunu ancak çok ilerlenemediğini söyleyebilirim.”

“Yabancı tercihi doğru bir tutum değil”

Kamuda bu durumun sebeplerine ilişkin olarak, güven ve alışkanlıklar konusunu gündeme getiren Küçükpehlivan, zaten kullanılmakta olan yazılımın devamı noktasında ciddi bir eğilim olduğunu ancak ülke ekonomisine bu durumun cari açık olarak yansıdığını kaydetti: “Yabancı yazılım direkt olarak cari açık demektir. Eğer doğalgaz, petrol gibi alternatifiniz varsa bunda bir beis yok. Ancak Türkiye gibi çok dinamik bir nüfusun olduğu bir ülkede, gerçekleştirebileceğiniz bir kas gücü varken, yabancı yazılımı tercih etmeniz doğru bir tutum değil diyebilirim. Bu konuda kamuda maalesef bir öncelik oluşamadı.”

Hedef odaklı yaklaşım

Özyol’un, ‘Kamuda yerli yazılım oranına ilişkin bir tespit var mı?’ sorusuna ise Küçükpehlivan, yerli bir ürün için yıllardır Kamu İhale Kanunu’nda yüzde 15’lik bir avantaj sağlandığını ancak bu maddenin birçok şekilde delinerek yine de yabancı tercihi yapıldığını söyledi: “2018 yılında yaşanan kur atağı ile yerli yazılım talebi arttı. Ancak içeride gerekli farkındalık ve ölçümleme yapılmıyor. Yani aslında kamunun yurtdışına yazılım için ne kadar para ödediğini bilmiyoruz. Özellikle soft bir ihracat olduğu için beyan esaslı bir durum söz konusu. Yazılımın ithalatında özellikle kamunun hedef belirleyerek, geçen sene yabancı yazılıma şu kadar verdim. Bu yıl bu miktarı şu oranda aşağıya çekeceğim gibi hedef odaklı bir yaklaşım ortaya koymak lazım.”

2022’de ihracatımız yaklaşık 3 milyar dolar

Sektörün istihdam ve ihracat verilerine ilişkin bazı rakamlar paylaşan Küçükpehlivan, gelir-gider döngüsünde sektörün zorlandığını ifade etti: “Yaklaşık 20 bin yazılım şirketimiz var. Yazılımcı istihdamımızda 210 bin civarında. Sektörü döndürecek gelir döngüsü noktasında zorlanıyoruz. Özellikle son zamanlarda, yazılımcılarımızın büyük bir nitelikli kısmı, oturdukları yerden yurt dışına çalışır hale geldiler. Bizler gerekli maaş artışını yapmamıza rağmen, gelirde bu artışı sağlayamıyoruz. Dolayısıyla bu 20 bin yazılım şirketinin gelir-gider denge sorunu var. Özel sektörün yazılım ihracı noktasında kamu desteğinde iyi bir açılım oluştu. Özellikle E-Turquality uygulaması önemli bir açılım sağladı. Ancak hala bir yabancı ülkede anlatamayacağınız bazı bürokratik zorluklar devam ediyor. Sektör, Ticaret Bakanlığı ve Hizmet İhracatçıları Birliği ile bir yol almaya çalışıyor. 2022 yılındaki ihracatımız, 3 milyar dolar civarında. Bu yıl ise 4,5-5 milyar dolar arası bir rakam bekleniyor. Ancak bu rakamlar potansiyelimizin epey altında. Bu rakam aslında 15 milyar dolara yaklaşabilir. Özellikle uzaktan çalışma mekanizmasıyla ciddi kayıplar yaşadık.”

Özyol’un yazılımda güvenlik boyutuna ilişkin düşüncelerini sorduğu Küçükpehlivan, özellikle kamunun sektöre yönelik ciddi bir pozitif ayrımcılık yapması gerektiğini vurguladı: “Özellikle kritik konularda yerli yazılımlar tercih edilmeli. Öte yandan bizim ihracat yapımızın oluşması ve sürdürülebilirlik açısından da ciddi öneme haiz bir durum. Yani yerli yazılımın kamuda ne kadar arttığını görmemiz lazım.”

Gençlerimiz yazılım alanında kendini geliştiriyor

Sektörün yazılımcı istihdamının yüzde 268 oranında arttığını belirten Küçükpehlivan, birçok gencimizin yazılımcı olarak kendini geliştirdiğini söyledi. Bu durumun zaman içerisinde hem kamu hem de özel sektörün yanı sıra yurtdışı ihtiyacına çözüm sağlama yolunda ilerlediğimizi gösterdiğini kaydeden Küçükpehlivan, yaşanan beyin göçüne ilişkin de şunları söyledi: “Çalışma şartlarının arasındaki farklar arttı. Biz sektörde 2-3 bin dolar maaş verebilirken, bu yazılımcı Avrupa’da 4-5 bin dolar, ABD’de 10 bin dolara kadar ücretler alabiliyor. Ayrıca eğitim sistemimizdeki yetersizlikler ve Avrupa’nın girişimci ihtiyacının çok artması da bu durumu tetikleyen unsurlar arasında.”

Yazılı ve Görsel Basında Başarsoft

Bizden Haberler’i İncelediniz mi?