Küçükpehlivan, “Schengen vize sorunu, ciddi iş kayıplarına sebep oluyor”

Başarsoft Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Yazılım İhracatı Komite Başkanı Alim Küçükpehlivan, Bloomberg HT’de ‘60 Dakika’ programına konuk oldu.

Program yapımcısı Zeynep Özyol’un sorularını cevaplandıran Küçükpehlivan, Schengen vizesinin alınmasındaki zorluklara dikkat çekerek, sadece sektörün değil tüm iş dünyasının yaşadığı iş kayıplarına dikkat çekti. 

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi bütün kamu kurumlarından, ellerindeki yabancı yazılım lisanslarının envanterini istedi. Birkaç ay içinde kamunun yurtdışı yabancı yazılıma ne kadar para harcadığını öğrenebileceğiz. Buradan da yola çıkarak ‘yerlileştirme’ adımlarını atmaya başlayabileceğiz.

Schengen vizesi sadece yazılım sektörü değil, tüm iş dünyamız için bir sorun. Gönlümüzden yeşil pasaport verilsin geçiyor. Şu an vize kuyruklarında uğraşıyoruz. Örneğin yurtdışı fuarda stant almışsınız ama gidemiyorsunuz; yeriniz boş kalıyor. Görünemediğiniz yerde kaçırılan fırsatları da bilemezsiniz. 

TOBB Yazılım Meclisi olarak, Türkiye’deki tüm yazılım envanterinin çıkarılmasına ilişkin bir proje başlattık. Türkiye’de kaç yazılım firması var? Yazılım geliştiren kaç kişi var? Geliştirilmiş hangi tür yazılımlar var? Bu sayede yatırımcıya, yerelde temin edebileceği ama envanterini bilmediği için göremediği seçenekleri de sunabilir hale geleceğiz.

Hakkını bulmuş bir dövizle ihracat

“Seçim sürecinin ardından, sektör için hesap değiştirici bir durum var mı?” şeklindeki soruya karşılık Küçükpehlivan, sektörün yaşadığı sorunlara örnekler vererek, kamu otoritesinden beklentilerini dile getirdi. Öncelikle sektör olarak yurt dışına bağlı ve bağımlı hareket durumunda olduklarını ifade eden Küçükpehlivan şunları söyledi: “Çalışanlarımızın maaşlarını globale ölçekleyerek ödüyoruz; ama özellikle ihracatımızı kararsız ve düşük kaldığına inandığımız bir döviz kuruyla yapıyoruz. Dolayısıyla yerine oturmuş, hakkını bulmuş bir döviz kuruyla ihracat yapmayı bekliyoruz.”

Global pazarlara hızlı giriş avantajı

Sektörün ihracat hedefinin sorulması üzerine ise Küçükpehlivan, bu yıl 5 milyar doları aşan bir ihracat gelirini beklediğini söyledi. Yazılım sektörünün global pazarlara hızlı giriş yapabilme özelliğine vurgu yapan Küçükpehlivan, sektörün ihracat avantajlarını dile getirdi: “Yazılım sektörü 1,5 milyar dolarlardan, hızlı bir büyüme ile 3,5 milyar dolarlık bir ihracata kavuştu. Bu yıl ki hedefin de 5 milyar doları geçeceğini düşünüyorum. Dolayısıyla yazılımda girdi maliyetlerinin de sıfıra yakın olduğunu düşünürsek, net bir döviz geliri olması açısından kıymetli bir gelirden bahsediyoruz. Yazılım ve bilişimin çarpan etkisinin yüksek olması, global pazarlara hızlı girebilmesi ve stratejik sorunlardan etkilenmemesi gibi avantajları ile en risksiz yatırımlardan birisi olduğunu söyleyebiliriz.”

Kamuda yerli yazılım atağı

Kamuda yerli yazılım kullanımına ilişkin Cumhurbaşkanlığı genelgesi hakkında bilgi veren Küçükpehlivan, kendisinin de sık sık gündeme getirdiği kamudaki yabancı yazılım envanterinin çıkarılması konusunda şunları söyledi: “Cumhurbaşkanlığı, açık kaynak ve yerli yazılımla ilgili bir genelge yayınlamıştı. Geçtiğimiz ay içerisinde Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, bütün kamu kurumlarından, ellerinde bulunan yabancı yazılım lisanslarının envanterini istedi. Bundan sonra yapılacak temin işlemlerinde de çok ciddi bir sebep-sonuç-savunma ilişkisi içerisinde bu süreci bizzat yürüteceğini açıkladı. Uzun zamandır benimde seslendirdiğim bir talepti bu. Birkaç ay içinde kamunun yurtdışı yabancı yazılıma ne kadar para harcadığını öğrenebileceğiz. Buradan da yola çıkarak ‘yerlileştirme’ adımlarını atmaya başlayabileceğiz.”

TOBB Yazılım Meclisi’nden yeni proje

Mevcut potansiyelin daha da ileri taşınması noktasında, TOBB Yazılım Meclisi olarak önemli bir proje başlattıklarını kaydeden Küçükpehlivan, sektör açısından yerlileştirme adımlarının birinci önceliğe sahip olduğunu söyledi: “TOBB Yazılım Meclisi olarak, Türkiye’deki tüm yazılım envanterinin çıkarılmasına ilişkin bir proje başlattık. Türkiye’de kaç yazılım firması var? Yazılım geliştiren kaç kişi var? Geliştirilmiş hangi tür yazılımlar var? Bu envanterleri çıkarmak üzere çalışmalara başladık. Sanayi ve Ekonomi Bakanlıkları gibi paydaşlarla bu çalışmanın tamamlanması gerekiyor. Bu sayede kamu kesimi şuna ihtiyaç duyuyorum dediğinde, mevcut potansiyel olarak elimde ne var, hemen bulunabilmesini sağlamak gerekiyor. Bu sayede bir yatırımcı sektöre girmek istediğinde, o alanda önceden yapılmış bir yatırım varsa gereksiz bir yatırıma girmemiş olacak. Türkiye’de herhangi bir yabancı firmanın bile yerelde temin edebileceği ama envanterini bilmediği için göremediği seçenekleri de sunabilir hale geleceğiz.”

Öte yandan Hizmet İhracatçıları Birliği bünyesindeki yazılım firmalarının, çok ciddi bir sayıya ulaştığını belirten Küçükpehlivan, artık ‘Bilişim ve Yazılım İhracatı Birliği’ni oluşturma aşamasına geldiklerinin müjdesini verdi.

Schengen vizesi sorunu ciddi boyutlarda

Yurtdışı pazarlarla iletişim ve ilişkilerde, yüz yüze görüşmelerin çok önemli olduğuna vurgu yapan Küçükpehlivan, sektörün yaşadığı Schengen vizesi sorununu da gündeme getirdi. Vize alınmasında yaşanan zorluklar sebebiyle pek çok proje ve toplantının kaçırıldığının altını çizen Küçükpehlivan, bu sebeple de birçok iş kaybının yaşandığını söyledi: “Ülkeye döviz getirmek için uğraşan kişilerden bahsediyoruz. Dolayısıyla bu vize sorunun çözülmesi lazım. Belirli büyüklüğün üzerindeki işleriniz için iş ortağınız sizi karşısında görmek istiyor. Bunu siz yapamıyorsunuz ama AB’deki diğer rakipleriniz çok rahat arabasına binip bu imkana ulaşıyorlar. Sadece yazılım sektörü değil, tüm iş dünyamız için bir sorun. Burada sanayi ve ticaret odalarına ciddi görev düşüyor. Gönlümüzden yeşil pasaport verilsin geçiyor. Şu an vize kuyruklarında uğraşıyoruz. Örneğin yurtdışı fuarda stand almışsınız ama gidemiyorsunuz. Yeriniz boş kalıyor. Görünemediğiniz yerde neyi kaybettiğinizi de bilemezsiniz.”

Sektörde kadın erkek dengesi

Sektördeki kadın-erkek çalışan dengesine ilişkin soruyu cevaben ise Küçükpehlivan şunları söyledi: “Sektörde kadınlar lehine bir pozitif ayrımcılığa ihtiyaç var diye düşünüyorum. Evinde bile kendini geliştirebileceği bir potansiyel var. Dolayısıyla korkmasınlar; Türkiye’de olmasa bile yurtdışında da iş bulabilirler. Kendilerini geliştirmek için ihtiyaç duydukları şey, bilgisayar ve telefon. Biz günde 4 saatimizi cep telefonunda geçirirken, 3 saati bilgisayarda geçiriyoruz. Halbuki bilgisayar bir şeyi üretmek için, cep telefonu ise tüketmek için kullandığımız bir metod. Bu döngüyü değiştirmemiz lazım.”

Yazılı ve Görsel Basında Başarsoft

Bizden Haberler’i İncelediniz mi?